Birinci Bölüm
Belli etmiyordu ama hep bir kaygısı vardı; durağan, derinlerde, sinsi, oyucu.
Çok gençti daha.. ve ondan ne kadar önemli kararlar vermesi bekleniyordu. Okuyacağı bölüm, mesleği, hatta birlikte yaşayacağı insan. Ona diyorlardı ki, uzatma işte yürü, önünde bir sürü hazır örnek var, birini seç gitsin.
Sıkılmıştı aynı şeyleri düşünmekten. O çok bilmiş nasihatların ses tonu bile sinirini bozuyordu. Uyuşturuyordu. Zihnini kapatıp dinlemiyordu. Ama hemen arkasından bir şüphe: Ne diyebilir ki bilmediğim, gene de kulak verse miydim? Öyle de küçük, anlık çaresizlikler.
Bazen gözü dalıyordu: Bir sahne çekiliyor.. esas çocuk kendisi.. repliğini iyice çalışmış, son bir kez konsantre oluyor, senaryoyu kapatıyor. ‘Hazırım, başlayalım mı?’ Ondan beklenenler böyleydi.
Tek çıkış, kendinden kaçmaktı. O tarafa bakmayacaksın. Önüne dön, bir şeylerle oyalan.
Gene araftaki günlerden biriydi. Hani o akla uygun sağduyusu tarafından sorgulamaya çekildiği zamanlardan. Değerlerin dayatıldığı, sorumlulukların yükleme haddini zorladığı, kendini yorduğu zamanlardan. Mantıkla duyguları arasında volta atma vakti.
Dışarıda bir yerden geliyordu. Sokaktan katlarına baktı, salonun ışıkları yanıyordu. Duvarın üstüne oturdu.
Bir yere gitti zihninde. Yıllar sonrasına.
Annesi babası yoktu artık. İşinin başında. Annesinin beğendiği kızla evlenmiş. Kararlar alıyor, her şeyi aklıyla tartıp yürüyor. Başarılı. Herkes öyle görüyor. Ama içi çöplük gibi. İnce ince kurgulayıp, mantığıyla yaptığı işler anıt mezarlar gibi. O kararsız anları, yanlış şeyler yaptıkça büyüyüşünü, anne babasıyla ters düşmelerini..
Hayal bir anda sönüverdi.
İçinden bir dalga yükseldi. Adeta barajın kapağı açılmıştı. Başkalarının kararlarına hapsoluşunu, yanlış yapmaktan korkmasını yumruk gibi hissetti.
Durup dururken kızmıştı. Neye, kime belli değil.
Eve yürüdü. Yanında anahtarı olduğu halde zile bastı.
**
Not: Bu da iki yazarlı öykülerden. V.W. (@young_virginia_ ) ile yazdık. Başlangıcı benim, sonu onun. Hiç birbirimizle önceden konuşmadan. İkinci bölüme o devam edecek, final benden. Arada zaman olmasını istemiyoruz, onun için yarın gece (10 Ağustos) 20.45’de geliyor.